Biz Nerelerdeyiz?

Pazarlamadaki gelişmeler büyük bir hızla devam ediyor. 2015 yılında Philip Kotler’in “Pazarlama 4.0” kitabında ortaya koyduğu gibi, yeni bir döneme çoktan girdik, girdiğimizi biliyoruz ama şirketler olarak hala gereklerini yerine getirmiyoruz…

Önce çok hızlı bir özet, “nasıl buraya geldik?” sorusunu cevaplayalım;

Pazarlamanın ilk aşaması sanayi çağında ortaya çıkan Pazarlama 1.0 olup; temel olarak hedef pazardan ihtiyaç ve talepleri dikkate almadan ürün satmaya odaklanıldığı için ürün odaklı bir yaklaşım olarak tanımlanabilir.

Ürünün değerinin tüketici tarafından tanımlandığı, Pazarlama 2.0 müşteri odaklı bir dönemdir. Bu pazarlama dönemi, olumlu şartlara dönüşen yeni hedef pazarlarını ortaya çıkarmak için müşterilerin ihtiyaç ve istekleri ile ilgili detaylı arama ve araştırma ile öne çıkmaktadır.

Pazarlama 3.0 ya da değerlerin pazarlamadan kaynaklandığı insan merkezli dönemdir. Zira tüketiciler; aktif, endişeli ve yaratıcı olan insanlardır. Buna ek olarak, markanın sosyal ve hümanist tarafı, yani kurumsal sorumluluk, sosyal ve çevresel boyut hakkında daha bilinçli ve duyarlıdırlar.

Pazarlama 4.0 dediğimizde ise pazarlamada sosyal ve kapsayıcı bir eğilim geçelidir. İnternet sayesinde dünyada sınırlar neredeyse tamamen ortadan kalkmış durumdadır ve dolayısıyla da güç yapısı tam anlamıyla değişmektedir. Bunun tipik örneklerinden biri de büyük şirketlerin küçük ama yenilikçi şirketleri satın almasıdır. Microsoft’un Skype’ı 8.5 milyar dolara satın alması, Facebook’un WhatsApp’ı 19 milyar dolara satın alması güç değişiminin harika örnekleridir.

Okumaya devam et

Pazarlamada Öne Çıkan Trendler

Son 10 yıl, hem işletmeler hem de bu işletmelerdeki pazarlama profesyonelleri için gerçekten çok hızlı geçti. Birçok yeni teknoloji, trend, uygulama hızlı pazarlama dünyasına girdi, birçoğu da hızlı bu dünyadan ayrıldı. Bu yazımda, belirttiğim hızlı değişim süreci içerisinde özellikle 2019 yılında pazarlama profesyonellerinin takip etmesi ve mevcut işlerine entegre edebilmeleri için çaba göstermeleri gereken temel trendleri sizlerle paylaşmak istedim.


Kişiselleştirme:Uzun bir zaman, pazarlamada ürün ve hizmetlerin büyük kitleler için üretildiğine şahit olduk. Fakat özellikle son dönemlerde artık mikro pazarlara yönelik kişiselleştirilmiş ürün ve hizmetler pazarda daha başarılı olmaya ve yaygınlaşmaya başladı. Özellikle son kullanıcıya yönelik ürünlerde sıkça görülen bu trend daha da yaygınlaşarak endüstriyel pazarlarda da kullanılmaya başlandı. Örneğin birçok B2B web sitesi, ziyaretçilerinin çalıştıkları şirketlere göre örnek ve referanslar göstermeyi tercih ediyor. Bu trend, özellikle teknolojinin yardımıyla çok daha derinleşerek hızla nano-pazarlara dönüşecektir.

Okumaya devam et

Türkiye’nin en sevilen markaları “Lovemark Türkiye 2019” açıklandı

MediaCat ve Ipsos işbirliğiyle gerçekleştirilen Lovemark araştırması markanın zihin payı, duygusal olarak yakınlık derecesi, beklenti ve ihtiyaçları karşılama düzeyi ile asla bırakılamayacak kadar sevilip sevilmediği dikkate alınarak modellenen bir hesaplama ile gerçekleştiriliyor.

Türkiye’nin Lovemark’ları 2019

  • Akaryakıt İstasyonu: Opet
  • Ambalajlı Su: Erikli
  • Banka: Ziraat Bankası
  • Beyaz Eşya: Arçelik
  • Bilgisayar: Casper
  • Bulaşık Deterjanı: Fairy
  • Cep Telefonu: Samsung
  • Futbol Takımı: Galatasaray
  • Giyim – Tekstil: LC Waikiki
  • GSM Operatörü: Turkcell
  • GSM Operatörüne Özel Mobil Uygulama: Vodafone Yanımda
  • Kahve: Nescafé
  • Makyaj: Avon
  • Otomotiv: Volkswagen
  • Paketli Kuruyemiş: Tadım
  • Sosyal Medya Platformu: Instagram
  • Süpermarket: Migros

Gönül Payı

Dünya hızla değişiyor, o kadar ki bilginin yarı ömrünün 10 yıl olduğunu kabul etmeye başladık, yani öğrendiğimiz bir bilgi 10 yıl içerisinde geçerliliğini yitiriyor. Bu süreç içerisinde, bu kadar değişimin hızla yaşlandığı bir dünyada pazarlama da gelişmelere ayak uydurabilmek için sürekli değişim içerisinde…

Hızla pazarlamada gerçekleşen büyük değişimlere baktığımızda aslında pazarlamanın 4 farklı evreden geçtiğini söyleyebiliriz;

Pazarlama 1.0:

Pazarlamanın başlangıcı sayılan bu dönemde ürünün merkezdedir. Bu dönemde üretilen her türlü ürün ve hizmet rahatlıkla satılabilmektedir, zira kıtlığı çekilen ürün veya hizmetlerdir. Önemli olan ürün ya da hizmeti üretebilmektir. Çok basit kitlesel pazarlama çabalarıyla ürün ve hizmetler satılabilmektedir.

Pazarlama 2.0:

Pazarlamanın ilk döneminden sonra rekabetin ortaya çıkmasından sonraki dönemdir. Bu dönemde merkez üründen tüketiciye doğru kaymıştır. Müşterinin değerli hale geldiği bir döneme girilmiştir. Bu dönmemde artık müşteriler tercihler yapabiliyor, bu tercihlerle de ürünün fiyatını belirleyebiliyorlardı. Bu dönem, artık pazarlamanın zorlaşmaya başladığı dönemi ifade etmektedir.

 Pazarlama 3.0:

Bu dönemde merkez tüketici değil insandır. Bu dönem, değere dayalı pazarlama çağıdır. Pazarlama 3.0 ile işletmeler İnsanları sadece tüketici olarak görmek yerine, onlara artık aklı, kalbi ve ruhu olan insanlar olarak yaklaşmaktadır. Tüketiciler seçtikleri ürün ve hizmetlerde sadece işlevsel ya da duygusal tatmin aramamakta, insan ruhunun tatminini de aramaktadırlar. Pazarlama 3.0’ı ortaya çıkaran en büyük kuvvet yeni dalga teknolojidir. Yeni dalga teknoloji ucuz bilgisayarlar, cep telefonları, düşük maliyetli internet ve açık kaynaktan teşekkül etmektedir. Ayrıca yeni dalga teknolojiyi mümkün kılan unsurlardan biri de sosyal medyanın yükselişidir. Pazarlama 3.0 ile birlikte tüketiciler şirketin ürün geliştirmesine ve iletişimine katılmaya teşvik edilmektedir

Okumaya devam et

Türkiye’nin en sevilen markaları “Lovemark Türkiye 2018” açıklandı

MediaCat önderliğinde ve Ipsos tarafından gerçekleştirilen “Türkiye’nin Lovemark’ları 2018 Araştırması” bu yıl 11. kez gerçekleştirildi. 2016 yılında metodolojisinde gerçekleşen köklü değişiklikle birlikte kapsamı genişleyen araştırmaya bu yıl Sofra & Mutfak veya Züccaciye, Mücevher & Takı ve Yapı Market olmak üzere 3 yeni kategori eklendi. 

2018’İN LOVEMARK’LARI:

  • Beyaz Eşya: Arçelik
  • Otomotiv: Volkswagen
  • Banka: Ziraat Bankası
  • Çay: Çaykur
  • Kahve: Nescafé
  • Hızlı Servis Restoranı: Burger King
  • Bulaşık Deterjanı: Fairy
  • Meyve Suyu: Cappy
  • Su: Erikli
  • Havayolu Şirketi: THY
  • Mobilya: İstikbal
  • Teknoloji Market: Teknosa
  • Sofra & Mutfak veya Züccaciye: Karaca
  • Şampuan: Elidor
  • Çamaşır Deterjanı: OMO
  • Giyim-Tekstil: LC Waikiki
  • Yapı Market: Koçtaş
  • Deodorant: Rexona
  • Akaryakıt İstasyonu: OPET
  • Kredi Kartı: Bonus
  • Mücevher & Takı: Atasay
  • İç Giyim: Penti

Boomsocial Sosyal Medya İstatistikleri – Kasım 2017

SocialBrands, markaların sosyal medya performansını tamamen tarafsız ve objektif şekilde ölçümleyen bir puanlama platformu. Bu platform tarafından ortaya koyulan, Kasım ayına ait sosyal skorlar şöyle;

Sıra Sayfa Sosyal Skor
1 Madame Coco 87,8086
2 Turkcell 84,5828
3 Türk Hava Yolları 82,7504
4 Zen Pırlanta 81,2550
5 English Home 80,8339
6 Ziraat Bankası 79,3533
7 Sabancı Holding 79,0575
8 Türk Telekom 78,5130
9 Garanti Bankası 78,1213
10 Nef 78,0791
11 Mercedes-Benz Türkiye 77,7230
12 Enza Home 77,5934
13 Audi Türkiye 77,5015
14 Koç Holding A.Ş. 76,3611
15 Halkbank 76,3412
16 Gratis 75,0977
17 Migros Türkiye 74,9084
18 Orta Dogu Teknik Universitesi 74,6220
19 LC Waikiki 74,5912
20 Samsung 74,5151
21 Koton 74,4663
22 Uğur Soğutma 74,2731
23 BMW Türkiye 73,9591
24 Mavi 73,9278
25 Akbank Sanat 73,8694
26 Cinemaximum 73,8450
27 Saray Bisküvi 73,3988
28 İş Sanat 73,3112
29 Volvo Car Turkey 73,0311
30 Yataş 72,8480
31 Penti 72,5556
32 Ford Türkiye 72,4422
33 İGA İstanbul Yeni Havalimanı 72,4035
34 Atlasglobal 72,1818
35 Honda Türkiye 72,1034
36 Yamaha Motor 72,0455
37 Starbucks Türkiye 71,8015
38 İstanbul Kültür Sanat Vakfı 71,6136
39 Türkiye İş Bankası 71,5668
40 Honda Motosiklet Türkiye 71,2985

Satışta Beden Dili

Satışta en temel şey, satıcı ile potansiyel alıcı arasında öncelikle güven kurulmasıdır. Bu güvenin kurulmasında en önemli etkenlerden biri kuşkusuz beden dilidir. Zira Mehrebian’ın yaptığı bir araştırmaya göre, 20 dakikalık bir iletişimde sözcüklerin %10, sesin %30, beden dilinin ise %60 etkili olduğu ortaya koyulmuştur.

Dolayısıyla beden dili,  satış işi ile uğraşanların muhakkak kontrol etmesi gereken en temel etkendir. Bu yazımda, satıcıların beden dili ile ilgili dikkat etmeleri gereken konuları özetlemeye çalıştım. Okumaya devam et

Sophia’ya Vatandaşlık Verildi

BBC Türkçe’nin haberine göre, yaşlılara ve ziyaretçilere parklarda yardım etmesi için Hong Kong merkezli ‘Hanson Robotics’ tarafından tasarlanan ‘Sophia’ adlı robota vatandaşlık Suudi Arabistan tarafından verildi.
Robot turizm ve iş merkezi olarak inşa edilmesi düşünülen ‘Neom’ adlı megakente yerleştirilecek.
Göz teması kurmak ve insanları tanımak için kameraları ve özel yazılımı bulunan ‘Sophia’, sesleri algılayabiliyor ve insanlarla iletişime geçebiliyor.

 

 

 

 

 

 

‘Sophia’, kendisine vatandaşlık verilmesinin ardından, “Dünyada vatandaşlık alan ilk robot olmaktan onur ve gurur duyuyorum” dedi.
Sosyal medyada ‘Sophia’ya tepki gösteren bazı Suudlar, robotun çarşaf giymediğini ve yanında erkek olmadan sokağa çıkabildiğini belirterek bunun şeriat kurallarına uygun olmadığını yazdı. Bazı kişilerse Sophia’nın gerçek kadınlardan daha fazla hakka sahip olduğuna dikkat çekti.

Tartışılan farklı bir konu da, Suudi Veliaht Prens’i Muhammed Bin Salman’ın ortaya atmış olduğu bir fikir oldu. Suudi Prens’i Sophia’yı turizm ve iş merkezi olarak tasarlanan ve Neom adı verilen mega kente yerleştirmeyi planladığını açıkladı.
Kadınların çarşaf giymesinin zorunlu olmayacağı bu mega kentte gelecekte robotların sayısının insan sayısını aşması bekleniyor.

Ne dersiniz? Böyle bir gelişmenin pazarlamaya etkisi ne olur?

Mükemmel Bir Sunum Yapmak İçin Tüyolar

İş hayatımızda özellikle son dönemde sürekli sunumlar yapıyoruz. Fikirlerimizi iletebilmek, ikna edebilmek için yaptığımız sunumların sayısı her geçen gün katlanarak artıyor. Bu kadar sunum yapılıyorken, ne yazık ki sunumlar ile ilgili istatistikler dikkat çekici;
• Dünyada her saniye 350 PowerPoint sunumunu yapılıyor.
• Sunumdan 10 dakika sonra dinleyiciler söylenenin sadece %50 ‘sini hatırlıyor.
• Bir sonraki gün bu oran %30’a düşüyor.
• Üç gün sonra sunumun sadece %10’u hatırlanıyor.
İşte bu yüzden, etkili ve mükemmel sunumlar yapmak zorundayız. Bu yazının geri kalanında, daha iyi sunumlar yapabilmek için tüyoları bulacaksınız. Okumaya devam et

AVM Sayıları

Jones Lang LaSalle (JLL) Türkiye’nin ‘Türkiye Ticari Gayrimenkul Pazarı Görünümü – 2017 3. Çeyrek’ raporu yayınlandı. Rapora göre AVM arzı bu yılın üçüncü çeyreğinde 12 milyon metrekareye ulaştı. Çalışmanın ‘Organize Perakende Pazarı’ bölümünde, AVM sektörüne ilişkin detaylı rakamlar açıklandı.

Rapora göre geçen yılın üçüncü çeyreğinde 379 olan AVM sayısı, bu yılın aynı döneminde 393 olarak hesaplandı. 11,2 milyon metrekare olan AVM arzı ise, 12 milyon metrekareye çıktı. Alışveriş merkezi arzında önemli bir paya sahip olan İstanbul’un, Toplam Kiralanabilir Alanın (TKA) yüzde 36’sına ev sahipliği yaptığı hesaplandı.

Raporun tamamına bu bağlantıdan ulaşabilirsiniz.

Socialbrands Sosal Medya İstatistikleri – Ekim 2017

SocialBrands, markaların sosyal medya performansını tamamen tarafsız ve objektif şekilde ölçümleyen bir puanlama platformu. BoomSocial verilerini ve BoomSonar teknolojilerini kullanan SocialBrands, markalar için en popüler sosyal medya kanalları olan Facebook, Twitter ve Instagram’da yer alan 21 binden fazla marka hesabını inceliyor.

1-30 Eylül dönemindeki performansını mercek altına aldındığı Ekim SocialBrands’de Facebook’ta 8.953 sayfaya ait 449.703 ileti, Twitter’da 7. 549 hesabın paylaştığı 779,385 Tweet, Instagram’da ise 5.251 hesabın paylaştığı 132.830 ileti olmak üzere; toplamda 21.753 farklı sosyal medya hesabı tarafından paylaşılan 1 milyon 361 bin 918 içerik istatistiksel olarak incelenmiş. Okumaya devam et

Pazarlama Değişiyor

Pazarlama sürekli değişiyor ama bizler bazen bu değişimi anlamakta, analiz etmekte ve bu değişime uygun hareket etmekte zorlanıyoruz. Son dönemlerde danışmanlığını yaptığım birçok şirketin yöneticileri ile hep aynı şeyleri tartışıyoruz. Bu dönemde elde ettiğim tecrübeleri sizlerle paylaşmak istedim.
Pazarlamadaki değişimi hepimiz net bir şekilde deneyimliyoruz, ben bu değişimi şu şekilde anlatmayı çok seviyorum;

  • 1950’ler: Ne verilirse onu alırsın,
  • 1970’ler: Ne alabilirsen onu alırsın,
  • 1990’lar: Ne istersen onu alırsın.

Artık bulunduğumuz zamanda bütün kolar müşterinin elinde ve hepimiz o müşteriyi bulmak, elimizde tutmak için çalışmak zorundayız.

İşte burada hala anlamakta zorlandığımız bir konu var; “mevcut müşteri değeri”. Hemen her işletmenin pazarlama bölümü sürekli yeni müşteriler bulmak için çalışır, kaynak kullanır, para harcar. Ama tüm bu çabaların yanında aynı işletmelerin ellerinde müşteriler vardır ve bu müşterileri nasıl olsa elde ettikleri için hep onlarla beraber kalacaklarından emin olduklarından bu müşteriler için hiçbir şey yapmazlar, bunun yerine yeni müşteri bulmaya odaklanırlar. En basitinden telefon operatörlerini bir düşünün; her operatör mevcut operatörünü bırakıp kendilerine geçen müşterilerine müthiş avantajlar sunuyor (örneğin 5000 dakika ücretsiz konuşma hakkı). Ama aynı operatörler mevcut müşterilerini elinde tutmak için çok fazla kaynak kullanmak istemiyorlar. Aynı yaklaşım ne yazık ki birçok işletme için de aynı. Okumaya devam et

ASUS – Apple Lansman Reklamı : Boombook