Pazarlamacılar, yıllardır müşterilerini anlamak için yoğun çaba göstermektedirler. Hatta pazarlamanın en temel fonksiyonları göz önüne alındığında karşımıza çıkanlar hep aynı oluyor;
– Firma ne satacak? Ürün ne olacak?
– Hedef Pazar tanımı nedir? Firma ürünlerini kime satacak?
– Farklılaştırma nasıl yapılacak? Sektör ortalamasından farklı neler yapılacak?
– Ayrı üstünlük stratejisi ne olacak?
– Hangi tüketici araştırmaları yapılacak? Nasıl kullanılacak?
Bu sorular içerisinde, cevabını bulmak için belki de en fazla para harcana kısım her zaman tüketici araştırmaları olmakta, tüketici araştırması olmadan da pazarlama yapmak tam anlamıyla gözü kapalı hareket etmek anlamına gelmektedir.
Son dönemde, tüketiciyi daha iyi anlayabilmek, tanımlayabilmek, sınıflayabilmek adına bir çok çalışma yapılmıştır. Bu bağlamda, tüketicileri birer kuşak olarak tanımladığımızda da ortaya şöyle bir ayrım çıkmaktadır;
Sessiz Kuşak (The Silent Generation): Şavaş kuşağı adı da verilen, 1925-1945 yılları arasında iki dünya savaşı arasında doğan kuşaktır. Bu dönemin en önemli olayları II. Dünya Savaşı ve ekonomik buhrandır.
Baby Boomers (BB): 1950’den sonra artan doğum oranları sonucunda ortaya çıkan nesildir. Yüksek refah düzeyine sahip bir ortamda büyüyen bu kuşak bireyselliği ön planda tutmaktadır. Baby-Boomer kuşağı tün dünyayı politik olarak etkileyen 68 kuşağını yaratan çocuklardır.
X kuşağı (Generation X / Baby Busters): Baby Boomersların çocuklarıdır. Özellikle 1965 – 1976 yılları arasında doğan kuşak olup, o dönemde yaşanan ekonomik krizlerden ve sosyal sancılardan etkilenen kayıp kuşak diye de ifade edilen bir nesildir. Çalışan, birkaç yerden para kazanan veya işten ayrılmış anne-babaların çocuklarıdır. İşsizlik kavramını ailelerinde gördükleri için işlerine sıkı sıkıya bağlıdırlar ve genellikle mecbur kalmadığı sürece işlerini değiştirmezler. Bu kuşakta eğitim çok önemlidir. Teknolojiyle sonradan tanışmış bir kuşaktır.
Y kuşağı (Generation Y / Echo Boom): 1977-1994 arası doğumlu nesildir. En önemli özelliği özgürlük ve teknolojidir. Y kuşağının en temel özellikleri bilgiye hemen ulaşmaları, teknolojiyi çok iyi kullanmaları ve yalnızlıktır. Bu kuşağın özelliklerinden biri de, kendilerine çok fazla güvenmeleridir.
Bu kuşakların dışında, milenyum kuşağı (1994-2003 yılları arasında doğan kuşak) ve Z kuşağı (2003 yılından sonra doğan kuşak) sınıflamanın içerisinde olan ama haklarında henüz çok az şey bilinen kuşaklardır.
Tüm pazarlamacılar, şu anda tüm dikkatlerini Y kuşağına vermiş durumdalar. 2025’te gelişmekte olan ülkelerdeki işgücünün yüzde 60’a yakınının Y kuşağından olması bekleniyor. Y kuşağı Türkiye nüfusunun yaklaşık yüzde 25′ini kapsıyor. Bu kuşağın temel özelliklerinden biri de internetin bir numaralı iletişim alanları olması. Tüm işlerini internet veya mobil platformlar üzerinden yapmayı tercih ediyorlar. Y kuşağına ulaşmanın önemli yollarından biri de doğal olarak interneti ve sosyal medyayı aktif kullanmaktan geçiyor, X kuşağının aksine adeta internetin ve teknolojinin içinde doğan bu kuşağa sadece televizyonlardan, radyolardan ya da yazılı basından ulaşmak yeterli olmuyor. Bu kuşağın diğer önemli özellikleri ise narsist, bireyci ve girişimci olmaları ve pazarlamacılar için en tehlikelisi, sadakat duyguları az.
Önümüzdeki günlerde, pazarlamacılar olarak bu kuşağı anlamak için daha çok araştırma yapacağız, daha da önemlisi bu kuşağa hitap edebilmek için pazarlamayı bir kez daha değiştireceğiz!
Yorum yazabilmek için oturum açmalısınız.