“Perakende Mağazacılık Sektöründe Satış Personelinin Demografik Özellikleri ve Personel Memnuniyeti İlişkisi” başlıklı bilimsel makalemiz yayınlandı

“Perakende Mağazacılık Sektöründe Satış Personelinin Demografik Özellikleri ve Personel Memnuniyeti İlişkisi” başlıklı makalemiz Elektronik Sosyal Bilimler Dergisi (ESOSDER)’de yayınlandı.

Makale özeti şöyledir;

“Tekstil perakende sektörü gittikçe hız kazanan ve istihdam sağlayan önemli bir sektör olmakla birlikte, bu
alanda çalışan insan kaynakları uzmanlarının en temel problemlerinden biri, her zaman personel memnuniyeti olmuştur. Personel memnuniyetini arttırmak için birçok aksiyon alan insan kaynakları uzmanları, personel memnuniyetini etkileyen ölçütleri analiz etmek ve bu ölçütlere göre aksiyon almak için çeşitli araştırmalar yapmaktadır. Bu araştırma, personel memnuniyeti ile personel demografik özellikleri arasındaki ilişkiyi incelemiş, diğer araştırmalarda bulunanların aksine, tekstil perakende sektöründe satış danışmanı olarak çalışan personelin eğitim seviyesi dışında, yaş, medeni durum, perakende tecrübesi, toplam iş tecrübesi, çocuk sahipliği ile ilişkisi olmadığı ispatlanmıştır. Ayrıca, ölçülen memnuniyet ölçütlerinin tamamının anlamlı bir ilişki içerisinde olduğu ortaya koyulmuştur.”

Makaleyi Esosder’in sayfasından veya buradan indirebilirsiniz.

Eğitim Oyunları 2 Raflarda Yerini Aldı

Gülbeniz Akduman ve Zeki Yüksekbilgili tarafından hazırlanan Eğitim Oyunları kitabının ikincisi Hayat Yayınları tarafından okuyucuyla buluştu.egitimoyunlari2-190x300

Gülbeniz Akduman ve Zeki Yüksekbilgili tarafından hazırlanan Eğitim Oyunları kitabının ikincisi Hayat Yayınları tarafından okuyucuyla buluştu. Kitapta; oyunların amaçları, uygulama alanları, süresi, tavsiye edilen kişi sayısı ve gerekli malzemelerle birlikte nasıl oynandığına yer verildi.

Eğitim Oyunları 2, 14 yıl kişisel gelişim konularında farklı sektörlerde eğitim veren Gülbeniz Akduman ve bu güne kadar 15 binden fazla kişiye eğitim vermiş Zeki Yüksekbilgili’nin birikimlerinden oluşuyor. Ocak ayının üçüncü haftası raflara çıkan Eğitim Oyunları 2, eğitimlerini daha verimli hale getirmek isteyen, yeni oyunlar arayan eğitmenler için başucu kitabı olmayı hedefliyor. Eğitim Oyunları 2, katılımcıların hoş vakit geçirmelerini ve aktif katılımı sağlamaları için temalara ayrılmış 70 yeni eğitsel oyun içeriyor.

Kitabı indirimli almak için tıklayın.

 

Sadece para için mi çalışıyorsunuz?

Gülbeniz Akduman ile birlikte hazırladığımız “iş hayatında mutlu muyuz?” araştırmamızın sonuçları Kariyer.Net’in blogu İKBlog‘da yayınlandı. Araştırma sonuçlarına bu bağlantıdan ulaşabilirsiniz.


mutlulukmakale

Çalışanların zaman baskısı nedeniyle yaptıkları her şeyi normalden 2-3 kat hızlı yapmaya başladıklarını belirten Pazarlama Danışmanı ve Eğitmeni Zeki Yüksekbilgili ve İnsan Kaynakları Danışmanı ve Eğitmeni Gülbeniz Akduman sevdiklerimize ayırdığımız zamanın da azaldığını düşünüyor. Bu durumun hem özel hem de iş hayatında mutsuzluk getirdiğini aktaran uzmanlar, 6 bin 260 kişinin katılımıyla gerçekleştirdikleri “İş hayatında mutlu muyuz?” araştırmasının sonuçlarını açıklıyor.

Teknolojik gelişmeler ve çalışma hayatında her geçen gün hızla artan rekabet ortamı kişileri daha iş odaklı yaşamaya itiyor. Teknoloji sayesinde 7-24 ulaşılabilen mobil çalışanlar haline gelen şirket çalışanları adeta birer tele-köle gibi iş odaklı yaşayıp zamanlarının çoğunu işe ayırıyor. Zaman baskısı nedeniyle de hayatta yaptıkları her şeyi normalinden 2-3 kat hızlı yapıyorlar. Tabii ki hızlı çekim yaşanan bir hayat beraberinde birçok olumsuzluğu da getiriyor.

Hızlı yemek yeme nedeniyle kilo almak
Hızlı yaşamak sonucu iletişim kurduğumuz kişilere yeterli ilgiyi göstermemek
Çevremizdeki kişilere daha az sevgi ve ilgi göstermek
Hızlı çalışmanın getirdiği artan hata oranı
Hızlı karar almanın getirdiği yanlış kararlar
Hızlı iş yapmak için daha kalitesiz işler çıkarmak
Ruhlarımız geride mi kalıyor?

İnsanlar hayatın her alanında o kadar hızlı yaşıyor ki adeta o eski kadim Afrika hikayesinde olduğu gibi ruhları geride kalıyor. Eski Afrika hikayesini şöyle bir hatırlarsak; Afrikalılar, beyaz adamlarla birlikte Afrika’da bir yerde seyahat ediyor. Beyaz adam hep hızlı hızlı gitmek istiyor. Afrikalılar ikide bir durup oturuyor. “Ne oluyor? Niye oturuyorsunuz? Hadi acelemiz var” denildiği zaman, Afrikalılar’ın verdiği cevap ise çok manidar: “O kadar hızlı gidiyoruz ki, ruhlarımız geride kalıyor”. Biz de maalesef ruhlarımızın geride kaldığı bir hayat düzeninde çırpınıp duruyoruz.

Sevdiklerimize ayırdığımız zaman azalıyor

Uzun saatlerimizi para kazanmak ve mülk edinmek gibi maddi uğraşlara harcadığımız için sevdiklerimize ayırdığımız zaman azalıyor. Tüm bu uğraşlar sonunda bize zaman yoksulluğu olarak geri dönüyor ve bu da hem özel hem de iş hayatında mutsuzluğu artırıyor. Peki, siz sevdiklerinize ve çalışma arkadaşlarınıza yeteri kadar zaman ayırıyor musunuz? En son kimi mutlu ettiniz?

diplomaÇalışan mutluysa daha verimli olur

Mutluluk, insanın hayatı boyunca en çok kullandığı, duymaktan zevk aldığı ve günümüzde de her geçen gün önem kazanan kavramlardan biri. Özellikle çalışan kişilerin yaşamının en verimli ve uzun döneminin geçtiği iş yerlerine her gün aynı heyecanla gidip çalışması ve en iyi şekilde ve zamanında işini bitirmeye çalışması için işini severek ve mutlu bir şekilde yapması ise büyük bir gereklilik. Zira profesyonellerin hem kendine hem de işletmeye faydalı olmalarının yolu mutluluktan geçiyor. Gerek işletmeler gerekse çalışanlar açısından son derece önemli olan mutluluk ve işte mutluluk kavramlarının incelenmesi, tanımlanması, ölçümlenmesi her geçen gün daha fazla önem kazanıyor.

Türkiye en mutsuz 9’uncu ülke

Gallup International Association’ın raporunda Türkiye mutluluk derecesinde 65 ülke arasında 56′ncı sırada yer alıyor. Mutluluk konusunda dünya çapında yapılan araştırmaya göre, dünyanın en mutlu ülkesi Fiji, en mutsuz ülkesi ise Irak. 64 bin kişi ile yapılan araştırmada Türkiye’de anket katılımcılarının yüzde 46’sı mutlu olduğunu belirtti. Bu da gerçekten çok üzücü bir oran…

Peki, iş hayatında mutlu muyuz?

Bu araştırmadan hareketle “İş hayatında mutlu muyuz?” sorusunun cevabını bulmak için 6 bin 260 çalışana “İş gününüz nasıl geçiyor?” sorusunu yönelttik. Araştırma sonuçlarına göre çalışanların yüzde 22’si “Çok mutluyum, her gün işe istekle gidiyorum” cevabını verirken, yüzde 38’i “Ne mutlu ne de mutsuzum, kararsızım” cevabını verdi. Araştırmanın en çarpıcı sonucu ise, katılımcıların dörtte birinin kendini mutsuz ve bıkkın olarak tanımlaması oldu.

mutluluk-arastirmasi-tablo

Şirket gerekli her koşulu sağladığında mutluluk kendiliğinden gelir mi? İyi bir terfi programı, maaş ve yan haklar, özel sağlık sigortası gibi… Mutluluk başarıdan önce mi gelir sonra mı? Yüzyıllarca mutluluğun başarının çevresinde döndüğüne inandırıldık.

mutluluktablo1Pozitif psikoloji alanındaki son araştırmalar sayesinde ise bunun tam tersinin doğru olduğu ortaya çıktı.

mutluluktablo2Mutluluk merkezdedir, başarı onun çevresinde döner.
Son dönemde sürekli olarak mutlulukla ilgili moda stratejilerle karşılaşıyoruz. Yeni ve birbirinden farklı ve inanılmaz stratejiler… Peki, biz şirketimizde Mutluluk Yönetimininasıl uygulayacağız? Her hastalığın ilacı nasıl farklıysa her şirket için Mutluluk Yönetimi uygulamaları da farklı olacaktır. Mutluluk Yönetimi projesine başlamadan önce ölçün. Sonrasında SÖS (Sürekli Ölçüm Sistemi) geliştirin. Yıllık, aylık ve hatta sosyal medyanın aracılığıyla anlık değerlendirmeler yapın. Ve son olarak bu değerlendirmeler sonucunda çalışanınızı işin odağına koyarak mutluluk yönetiminde dokunulması gereken alanları planlayın.

Eğitim Oyunları

eo
Gülbeniz Akduman ile birlikte yazdığımız EĞİTİM OYUNLARI kitabı Hayat Yayınları’ndan çıktı.
Bu bağlantıdan %25 indirimli alabilirsiniz.