E-Posta ile Pazarlama Hala En Etkili E-Pazarlama Aracı

1989’da bildiğimiz hali ile internetin doğuşundan bu yana köprünün altından çok sular aktı. Dijital pazarlama doğdu, büyüdü, gelişti. Birçok yeni araç ve medya pazarlama profesyonellerinin kullanımına sunuldu. Bu aşamada, başından beri değerli olan e-posta ile pazarlama önce çok yoğun kullanıldı, sonra etkisi azaldı, sonra tekrar gündeme geldi, şimdilerde ise neredeyse unutuldu. Halbuki doğru kullanıldığında hala en etkili e-pazarlama araçlarından biri e-posta ile pazarlama.

En basit hali ile e-posta ile pazarlama, elektronik postanın; pazarlama mesajlarını belli bir kitleye ulaştırmak için bir çeşit doğrudan pazarlama aracı olarak kullanıldığı pazarlama biçimidir. Firmaların pazarlama çalışmalarında sıkça tercih ettikleri e-mailin birçok avantajı bulunmaktadır :
– Ulaştırılmak istenen mesaj, potansiyel müşteri olabileceği belirlenmiş kitlelere düşük maliyetlerle ulaştırılabilir.
– Posta gibi diğer doğrudan pazarlama araçlarına göre daha ucuzdur.
– Yatırılan paranın geri dönüşü kesin olarak takip edilebilir. Online pazarlama araçları arasında arama motorlarından sonra ikinci sıradadır.
– E-mail anında kullanıcıya ulaşır.
– Takip edilmesi kolaydır. E-mailin kimler tarafından açılarak okunduğu, kimlerin istenen aksiyonu gerçekleştirdiği belirlenebilir. Buradan alınan bilgilerle farklı gruplara, farklı mesajlar gönderilebilir.
– Mesajlar müşteriye direkt olarak ulaştırılır.
– Gönderiler otomatikleştirilerek maliyetsiz tekrar satın almalar sağlanabilir.
– Internet kullanıcıların yarısından fazlası her gün e-maillerini kontrol etmektedir
– Dijital ortamda gerçekleştiği için doğa dostudur. (Green marketing)
– Geri dönüş oranlarına bakıldığında en başarılı online pazarlama ürünüdür.
Okumaya devam et

E-Ticarette Etkileşimi Arttırmak İçin Hemen Sonuç Alabileceğiniz 6 İpucu

Bilgisayar, tablet veya cep telefonu gibi mobil cihazlar aracılığıyla internet üzerinden yapılan işlemler “Online” olarak adlandırılma, ürün ya da servis siparişi online kanaldan verilen, teslimatı online ya da çevrimdışı (elden, kargo aracılığı vb online olmayan teslimatlar) olan, ödemesi online kanaldan ya da çevrimdışı (kapıda ödeme, havale, eft vb) yapılabilen alışveriş is e-ticaret olarak adlandırılmaktadır. Artık sayısal dünya artık geleceği ifade etmemekte, tam anlamıyla sayısallaşan bir dünyaya bugün erişebilmekteyiz. Türkiye’de e-ticaretin 2015 yılı hacmi 25 milyar TL, e-ticaretin genel perakende içindeki payı ise % 1,3[1]. 2015 yılında e-Ticaret yıllık %31’lik bir artış göstermiş durumda[2]. Dolayısıyla birçok girişimci, e-ticarette etkileşimi arttırabilmek için çaba harcamaktadır. Bu makalede, e-ticarette etkileşimi arttıracak ipuçları paylaşılmaktadır.

1

Okumaya devam et

E-Posta; Doğru Kullanıldığında En Etkin Online Pazarlama Aracı

2013 yılı istatistiklerine göre her gün 182 milyar e-posta gönderiliyor. Yani her saniyede 35.000 e-posta gönderiliyor. Dünyada 3,9 milyar e-posta hesabı var. Tabi ki e-postaların önemini anlatmak için istatistiklere gerek yok ama bazen gözümüzün önündeki harika pazarlama fırsatlarını görmezden geliyoruz. Bu pazarlama fırsatlarından biri de e-posta ile pazarlama…
Eğer daha önce e-posta ile pazarlama yaptıysanız ve başarısız olduysanız büyük bir ihtimalle bu pazarlama aracını doğru kullanmıyorsunuz demektir. Çünkü 2013 yılında yapılan bir araştırmaya göre yollanan tanıtım e-posta mesajlarının %15-%65 aralığında bir okunma oranı var.
Bu yıl içerisinde, özellikle agresif pazarlama yapan şirketlerin pazarlama profesyonellerine en etkin online pazarlama aracı sorulduğunda, %87 sosyal medya ve %78 e-posta ile pazarlama olarak cevap veriyorlar.
E-posta ile pazarlama yaparken en önemli nokta izinli pazarlama sonucunda elde edilmiş ve bizden gerçekten haber almak isteyen bir kitleye pazarlama yapmak. Bu aşamada temelde yapılan iki büyük hata var; Okumaya devam et

E-ticaret ve Mobil

TNS’in tüketici eğilimlerini ortaya koymaya yönelik yaptığı araştırmaya göre Türkiye’de her teknoloji ürününden beşi internetten satın alınırken, bu online alışverişlerin yüzde 20’si de akıllı telefonlardan yapılıyor. Araştırmaya katılanların yüzde 72’si son 24 ay içinde mobil cihaz aldığını belirtirken, yüzde 31’i de önümüzdeki 12 ay içinde almayı planladığını ifade ediyor.

Ipsos’un mobil internet ve ticaret üzerine yaptığı araştırma ise Türkiye’nin mobil konusunda pek çok ülkeden ileride olduğunu gösteriyor. Araştırmaya göre Türkiye yüzde 14 akıllı telefon penetrasyonuyla Japonya’yı geride bırakırken, mobil araştırmada da yüzde 40 ile ABD ve İngiltere’yi geçiyor. Ipsos’un son araştırması da Türkiye’nin akıllı telefon kullanım oranında yüzde 14 ile Japonya’yı geride bıraktığını gösteriyor.

Sizin Şirketiniz Nerede?

Çok kısa bir süre öncesine kadar şirketler, müşterilerinin dikkatini çekebilmek, ürünlerini ya da yaptıkları işleri tanıtabilmek için pahalı reklamlar satın almaktan başka bir iletişim yolunu düşünemiyorlardı bile. Bu dönem içerisinde toplu medya aracılığıyla iletişimi gerçekleştirmekten başka çıkar yol yoktu ve şirketler mümkün olduğunca kontrol altına alabildikleri hedef kitleye reklamlar yoluyla ulaşmaya çalışıyorlardı. Ayrıca kişiye özel (bireyselleştirilmiş) her hangi bir mesajı kişilere ulaştırmak neredeyse imkansızdı, en kötü olan ise, reklamların gerçekten çok pahalı olmasıydı.
Bu gün reklam fiyatları değişmedi, reklamlar hala çok pahalı ama özellikle kişiye özel mesajlar ulaştırmayı hedefleyen şirketler için reklamlarla karşılaştırılamayacak kadar ucuz bir alternatif var; internet. Internet ile pazarlama iletişimi tamamen değişti, eski kuralların yerini yenileri aldı. Artık reklam toplu medya aracılığıyla yapıldığı şekliyle tek yönlü değil, tüketicinin de içerisinde olduğu ve her zaman kolaylıkla ulaşabileceği çift yönlü bir şekle dönüştü. İşte bu çift taraflı iletişim artık bloglarla, pod yayınları (pod casting) ile, e-kitaplarla, e-bültenlerle, kişiselleştirilmiş e-posta mesajlarıyla, özel içerikli web siteleri ile sağlanıyor. Yeni pazarlama iletişiminde reklam artık her şey değil! Okumaya devam et

Yonja ile Mynet Güçlerini Birleştirdi

mynetyonja_logo.jpg

Bu gün elime bir basın bülteni ulaştı;

Türkiye’nin lider online sosyal ağı ve en büyük gençlik portalı Yonja.com, bugün hisselerinin %50’sini Tiger Global ile Mynet’e sattığını açıkladı. Bu satın alma ile son dönemde Türk internet sektörünün tanık olduğu en büyük anlaşma gerçekleşmiş oldu.

Sahip olduğu 5 milyona yakın üyesiyle Yonja.com, ulaştığı internet kitlesini, Mynet ortaklığı ile büyütmeyi amaçlıyor. Yonja’nın internet pazarındaki bu gücünün bilincinde olan Mynet, Tiger Global ile birlikte Yonja’nın %50’sini satın alarak 2008 yılına çok daha sağlam adımlarla girmeyi hedefliyor.

Harika! Artık Türkiye’de de başarılı siteler para etmeye başladı. Umarım bu şekilde devam eder…

NOT: Başarılı siteler kurmak için doğru zaman geldi sanırım. Yatırımcılara, interneti de düşünmelerini tavsiye ederim.

EpostaPazarlama.Com

Internet, pazarlama için en  etkin ortamlardan biri haline geldi. Hala internet  üzerinden yapılan tanıtımlar, alternatiflerine göre en  ucuz olanları. Türkiye’de internet üzerinden tanıtım  yapmak için birçok alternatif var. Google Adwords  bunlardan bir tanesi. Bir diğer alternatif de,  e-postalar yolu ile ürün veya hizmetlerin tanıtımlarının  yapılması…

 

EpostaPazarlama.Com da, e-posta yolu ile tanıtım   yapmak isteyen firmalar için hizmet veriyor. Web sitelerinde, e-posta ile tanıtım konusunda çok yalın ama   faydalı bilgiler vermişler, e-posta ile pazarlama   yaparken dikkat edilmesi gereken konuları özetlemişler.   Bunun yanında dikkate değer bir fiyatlama stratejileri   var, tüm hizmetleri 250 YTL karşılığında sunuyorlar. Şu  anda aktif olarak çalışan MailMarketer, EkoMailing,  EpostaReklam gibi şirketlerin fiyatlarıyla   karşılaştırılamayacak kadar ucuz!

Great Pockets

henryneedle.jpg

Great Pockets (Dev Cepler), yeni bir konsept sunuyor; tarih boyuca taşımak zorunda kaldığımız şeylerin sayısının artmasıyla, ceplerimizin de buna göre çekillenmesi lazım diyor ve 21.yy’ınyeni dev cepli kıyafetlerini sunuyor.

Bu sunumu, muhteşem bir web sitesi ile yapıyor; http://www.greatpockets.com/

Bu sitede, dev cepli bay ve bayanlar için hazırlanmış kıyafetleri tüm detayları ile görebiliyorsunuz. Hatta online sipariş bile verebiliyorsunuz.

Eğer kıyafetler hoşunuza gitmediyse, ekranın sağ ortasında bulunan “No, thanks (Hayır, teşekkürler)” tuşuna basın ve tarihin en başarılı internet pazarlama kampanyalarından birini görün…

Web 3.0 Günü; Web 3.0 ve Pazarlama

13 Nisan tarhinde Türkiye Bilişim Derneği İstanbul Şubesi’nde gerçekleştirdiğimiz WEB 3.0 GÜNÜ gerçekten çok başarılı geçti. Bu etkinlik kapsamında ben de, “WEB 3.0 ve Pazarlama” konulu bir sunum yaptım. Aşağıdaki resme tıklayarak sunumun tamamını indirebilirsiniz.

web30.jpg

Müşteri Odaksız Web Siteleri

Internet, tüm firmalara tanıtım anlamında müthiş ucuz seçenekler sunuyor. Normal şartlarda basılamayacak kadar çok ve en önemlisi dağıtamayacak kadar fazla bilgiyi web siteleri sayesinde potansiyel müşterilere ulaştırmak mümkün.

Peki firmalar bu müthiş aracı ne kadar etkin kullanabiliyorlar?

Ne yazık ki, çok ama çok az!

Firmaların web sitelerine girdiğimizde karşımıza firmanın müthiş ürünleri, inanılmaz başarılı hikayeleri, muhteşem kalite politikaları çıkıyor. Tabii ki, firmalar kendilerini övecekler ama, burada “müşteri” nerede?

Müşteriler, firmalarla tabii ki ilgileniyorlar ama artık ilgilendikleri sadece firmanın ürünleri veya hizmetleri değil “çözümler”. Bu yüzden firmalar kurumsal web sitelerinde kendilerinden bahsetmeyi bırakıp, potansiyel müşterilerinin hangi problemlerini çözebileceklerine dair bilgileri yayınlamaya başlamalarılar!

Herhangi bir web sitesine girdiğimizde karşımıza genellikle şöyle bir açılış ekranı çıkıyor;

“ …. Şirketi 1932 yılından bu yana ….. sektöründe faaliyet göstermektedir. Sektörün lider üreticisi olan firma, 120 çeşit ürünü en yüksek kalitede üretmektedir.”

Harika, tebrikler, müthiş! Peki bu bilgilerin müşteriye faydası ne? Müşteri, bu firmayla niye çalışmalı?

Artık kurumsal web sitelerinin olmazsa olmaz yanı “müşteri odaklılık” olmalı. Müşteriye, firmayla çalışıldığında elde edeceği kazanımlar en yalın biçimiyle anlatılmalı. Bu bilgiler, önceki müşterilerin söylemleriyle desteklenmeli, daha da sağlamlaştırılmalı.

Aynı web sitesinin açılış ekranında aşağıdaki bilgiler olduğunu düşünün;

“ …… şirketi 1932 yılından bu yana, 200’den fazla firmaya üretimini yaptığı ürünleri sunmaktadır. Firmamızın ürünlerini kullanan müşterilerimiz, üretimlerinde %12 ila %19 verim artışı sağlamaktadır”

Sizce hangisi daha etkili?

Aynı sitenin içerisinde, bu verimlilik artışının nasıl sağlanacağı detaylı olarak anlatılırsa, firma ürünlerini kullanan eski müşterilerin verimlilik artışları ile ilgili söyledikleri eklendirse bu firma sizin ilginiz çekmez mi?.

Firmalar pazarlamanızda farklılaşmayı, web sitelerini tamamen müşteri odaklı hale getirerek sağlayabilirler. Müşteri odaklı olmak için aşağıdaki 3 sorunun cevabı sitenizde muhakkak olmalı;

1- Kurumsal sitenizde, müşteri sizinle çalışmakla ne kazanacak?

2- Bu kazanımlarla ilgili veriler sitenizde mevcut mu?

3- Ürün yada hizmetinizi daha evvel kullanan müşteriler, bu verileri destekleyici olarak neler söylemişler?

Web sitenizi bir daha okuyun, sizi sizinle çalışmak için ikna edebiliyor mu?

E-postalar ve E-pazarlama

Dr Robert J Houchin, e-pazarlama konusunda iki çok önemli rakamı açıkladı;

1- E-satınalma yapan kişilerin %78’i, bir e-satınalmayı e-posta ile kendilerine gelen teklifi tıklayarak gerçekleştirmişler.

2- Küçük firmaların %54’ü e-posta ile pazarlamayı en etkin pazarlama yöntemi olarak görüyorlarmış.

Yani e-posta ile pazarlama bütün hızıyla devam edecek.

Umarım bizde de e-posta pazarlama hizmeti veren kurumsal şirketlerin sayısı artar.

Unutmadan, madalyonun bir de diğer yönü var, spamlar artacak!!!

E-posta Kampanyaları; Yapılması ve Yapılmaması Gerekenler.

E-posta Kampanyaları; yapılması ve yapılmaması gerekenler:

1- Asla Outlook veya benzeri mevcut programınızla çoklu e-posta göndermeye çalışmayın. Bu işi ya bir e-posta gönderim firmasına yaptırın yada çoklu e-posta gönderim programlarından birini satın alıp, bu program ile gönderiminizi yapın.

2- Çok sık e-posta yollamayın. Ortalama bir internet kullanıcısı günde 100’e yakın e-posta alıyor. Eğer söyleyecek önemli birşeyiniz yoksa, e-posta yollamayın.

3- E-posta listenizden çıkmak isteyen kişileri hemen listenizden çıkartın: Asla onlara bir daha e-posta yollamayın.

4- E-posta gönderim listenizi asla kimseyle paylaşmayın. O sizin en değerli hazineniz.

5- Pazartesi ve Cuma günleri e-posta yollamayın. Okunma olasılıkları çok az.

6- E-postalarınızın KONU kısmının muhakkak dikkat çekmesini sağlayın. Bir e-postayı okunmadan silinmekten kurtaracak kısım, KONU kısmıdır.

Pazarlamanın Yakın Geleceği

Önce rakamları ortaya koyalım;

• 2005 sonu itibari ile Dünya da internet kullanan kişi sayısı 1 milyarı aştı. Bu kullanıcıların %84,5’lik kısmı interneti düzenli olarak kullanıyor.

• 2005 yılında, Türk şirketlerinin %88’i bilgisayar kullanıyor, %80,43’ünün internet erişimi var.

• 2005 yılında, Türkiye’deki şirketlerin %48,20’sinin çalışan bir web sitesi var.

• 2004 verilerine göre Türkiye’de evlerin %8,66’sında internet erişimi var.

• Türkiye’de 7,3 milyon internet kullanıcısı var.

• Çevrimiçi açık arttırma sitesi gittigidiyor.com’da 2006 yılı içerisinde 255.000’den fazla açık arttırma sonuçlandı, günde 320.000 ziyaretçi siteyi dolaştı.

• 2006 yılının ilk 3 ayında, ABD’deki internet reklamcılığı %38 artarak 3,9 milyar $’a ulaştı.

• Internette günde ortalama 75.000 yeni web günlük oluşturuluyor ve kullanıma açılıyor.

• Nisan 2006 itibari ile mevcut web günlük sayısı 35,3 milyon.

• 2006 yılında Pazarlama ve Reklam Giderlerinin akacağı kollar arasında en büyük dilim %79 ile interaktif pazarlama, ardından deneysel pazarlama (virüslü pazarlama, gerilla pazarlama…) geliyor.

• 2005 yılında internet reklamcılık gelirleri %30 artarak 12,5 milyar $’a ulaştı.

• 2006 yılında 15,000 kişi üzerinde yapılan araştırmaya göre, satın almada en etkin medya “Ağızdan ağıza pazarlama”

• 2007 yılında Dünya’da 500 milyon cep telefonu kullanıcısı olacak.

• 2003 yılında Avrupa’daki operatörler, M-ticaretten 23 milyar $ kazandı.

• Türkiye’de TRT’nin televizyon kanalları haricinde 24 ulusal, 16 bölgesel ve 224 yerel televizyon ile 36 ulusal, 108 bölgesel ve 944 yerel radyo kanalı faaliyet göstermekte.

• Türkiye’de, 2005 yılında reklam sektörü %30 büyüyerek 1,7 milyar $’a ulaştı. 2006 yılında sektörün 2,0 milyar $’a ulaşması bekleniyor.

• Türkiye’de 2004 verilerine göre TV reklamlarını “gereğinden fazla yoğun” bulanların oranı %77.

• Avrupa’da ortalama çalışanların %52’si, günde 2 saatini gelen e-postaları okumak için harcıyor.

• 2004 yılında sanal POS ile Türkiye’de 7.617.446 işlem yapıldı.

• 2004 yılında Türkiye’de kayıtlı kredi kartı sayısı toplam 29.978.243’a ulaştı.

Bunların hepsini bir araya getirdiğimizde, sayısal devrimin bizim haberimiz olmadan –haberimiz olup olmamasını da pek önemsemeden gerçekleşmiş olduğunu kabul etmek zorundayız. Peki bu sayısal devrim, neleri değiştirecek?

Bu devrimin binlerce sosyal ve ekonomik olguyu etkileyeceği ve birçoğunu da değiştireceği bir gerçek ama bu devrim ile en çok değişen şey kişiler, yani bizler..

Bizlerin değişmesi demek, tüketicilerin değişmesi demek, tüketicilerin değişmesi demek, tüketicileri etkilemek için çabalayan pazarlamanın değişmesi demek.

Peki yeni pazarlamada neler farklı olacak?

Teknolojinin Kullanımı Artacak:

Pazarlamada kullanılan teknoloji artacak. Bu gün zaten internet sayesinde pazarlama inanılmaz etkin silahlar kazanmış durumda. Sadece internet üzerinden yapılan tanıtım faaliyetleri (web siteleri) ve iletişim kolaylıkları (e-posta, messanger yazılımları) ile sınırlı kalmayan bu silahlar, özellikle kişisel yayınların (bloglar) devreye girmesiyle inanılmaz boyutlara ulaştır.

Pazarlamada teknoloji kullanımı internetin yanında özellikle mobil pazarlamada etkin olacak. Artık tüketiciye yönelik yapılan kampanyaların çoğu, daha odaklı olabildikleri için cep telefonları üzerinden yapılacak. Ayrıca m-pazarlama sayesinde ROI (yatırım dönüş oranı) ölçülebildiğinden, daha çok tercih edilen bir mecra olacak.

İnternet ve mobil teknolojilerin dışında da, yeni teknoloji kullanımı pazarlamanın en temel özelliği olacak. Artık pazarlamacıların yeni teknolojilerle barışık, kolay uyum sağlayan kişiler olması da gerekiyor.

Pazarlar Küçülecek:

“Herkese satmak”, artık her pazarlamacının hayalinde olan, geçmişi anarken kullandığı terimlerden biri haline geldi. Artık şirketler, yoğun rekabetten kendilerini uzaklaştırabilmek için “mikro pazarlar” yaratmaya ve bu pazarları korumaya çalışıyorlar. Mikro pazarlara odaklanmış şirketlerin uzmanlıkları da artıyor, dolayısıyla bu pazarı korumak, hem bu uzmanlıklarından hem de pazarın diğer rakiplere cazip gelmemesinden dolayı daha kolay hale geliyor. Pazarların küçülmesiyle birlikte, hedef kitle artık bireyler haline gelecek.

Reklamın Pazarlamadaki Etkinliği Azalacak:

Reklamlar, 20.yüzyılın mucize markalarının yaratılmasına sebep oldular. Ama artık çok da fazla işe yaramıyorlar. Çok sık, çok fazla kullanıldıklarından, artık hedef kitle reklamlara karşı kayıtsız; reklamları izlemiyorlar, okumuyorlar. Tüketiciler, bir firmanın reklam verebilmek için ne kadar para harcadığıyla ilgilenmiyor, kanalı zaplıyor, sayfayı çeviriyor, mesajı siliyorlar. Tüketicilere daha evvel reklamlarla verilen mesajların doğru çıkmaması, ve mesajların çok fazla olması, tüketicilerin reklamlara olan inancını kaybetmesine yol açtı. Artık tüketiciler reklamın abartılı, taraflı ve hatta aldatıcı olduğuna inanıyor

Halkla İlişkilerin Etkinliği Artacak:

Reklamların etkinliğinin azalması sebebiyle, pazarlamanın tanıtım işlevini yerine getirecek yeni araçlara ihtiyacı var. Reklamların inandırıcılığını ve güvenini kaybetmesi sebebiyle, pazarlamacılar artık sıkı sıkıya halkla ilişkilere sarılmak zorunda kalacaklar. Halkla ilişkiler, reklamla kıyaslandığında çok daha ucuz ama çok daha zor kontrol edilebilir. (Reklamları istediğiniz zaman, istediğiniz mecrada planlayarak yayınlatabilirsiniz.) Ama etkisi, reklamla karşılaştırıldığında çok daha fazla. Satın alma karar sürecinde, reklam yerine halkla ilişkileri kullanmak, yapılan promosyon aynı kaldığı sürece çok daha etkin. Artık firmalar Hİ kampanyalarını tasarlamakla kalmıyor, gerçekleşmeleri için toplu dua ayinlerine çıkıyorlar!

Farklılaşma Daha Fazla Önem Kazanacak:

Pazarlama tanımlarını bile değiştiren müthiş bir süreç içerisine girdik. Artık söz konusu olan, mal ve hizmetlerin bolluğu. Kıtlığı çekilen tek şey ise müşteri. Pazarda, her ürün ve hizmetin daha ucuzu, daha pahalısı, daha kalitelisi, daha kalitesizi mevcut. Rekabet, olabileceği en üst seviyeye ulaşmış durumda ve işte kötü haber; daha da artacak.

Bu rekabet çerçevesinde, aynı ürünü veya hizmeti piyasaya sunmak, görünmez hale gelmek demek. Görünür olmanın tek yolu ise rakiplerden farklı olabilmek. Pazarlama, artık tamamen farklılık üzerine odaklanmak zorunda. Ürününün veya hizmetin, sunuş biçimlerinin, yanal özelliklerinin farklı olmadığı durumlarda, sunumu yapanın pazarda hiçbir şansı yok. Pazarlama, artık sadece farklılaşmaya odaklanacak.

Pazarlama Yeni Müşteriler Yerine Mevcut Müşterilerine Odaklanacak:

İşletmeye yeni müşteri hesapları katmak pazarlamanın başından beri üzerinde sürekli tartıştığı, değer verdiği konu olsa da, yeni müşteri bulmanın yüksek maliyetleri ve yeni müşteriyi elde tutmanın maliyetleri artık pazarlama bütçelerini zorlar duruma geldi. Yeni müşteriyi bulmak için yaptığınız tanıtım harcamalarının yanında, çalışmaya başladığınız her yeni hesap, size yeni ödünlere, indirimlere şirketler karlılıklarının büyük çoğunluğunu kaybetmeye başladılar. Pazarlamacılar yeni bir kaynağı keşfetti; mevcut müşteriler!

Mevcut müşterileri elde tumanın maliyeti hem daha düşük, üstelik küçük fiyat artışlarına karşı genelde tepkisizler. Bu yüzden pazarlama odak noktasını mevcut müşterilere çevirmeye devam edecek. Her firma, “sürekli alan müşteri” yaratacak merkezler haline gelecek. Hatta daha da ileri gidip, kendi sözcülüklerini yapacak “fanatik müşteri” yaratan merkezler haline gelmeye çalışacaklar.

Bir de kötü haber, işletmeler ne kadar uğraşırlarsa uğraşsınlar, her sene mevcut müşterilerinin %10’unu kaybediyorlar…